29 Ekim 2012 Pazartesi

Lenfadenopati Nedenleri Nelerdir

Bir önceki konumuz Lenfadenopati nedir ..

Lenfadenopati Nedenleri


1- İNFEKSİYÖZ NEDENLER

A)Viral: CMV, EBV infeksiyonları, hepatitler, herpes simpleks, varisella zoster, rubella, kabakulak, adenovirus, HIV, virus aşıları, epidemik keratokonjuctivit.

B)Bakteriyel: Streptokok, stafilokok, kedi tırmığı hastalığı, bruselloz, tularemi, salmonella sepsisi, tüberküloz, atipik mikobakteri infeksiyonları, sifiliz, difteri, lepra, şankroid, lokal abse ve infeksiyonlar,  infeksiyonlar, lenfogranuloma venorum.

C) Paraziter: Toksoplazma, leishmania, flaria, trypanazoma.

D) Fungal: Histoplazma, koksidomikoz, parakoksidomikoz.

E) Riketsiyal: Tifüs
F) Klamidyal: Lenfogranuloma venerum, trahom

Lenfadenopati (LAP) Nedir ?


L E N F A D E N O P A T İ L E R


                Lenf bezleri dalak ile birlikte sekonder lenfoid organları oluşturur. Afferent ve efferent lenfatik damarlar ve postkapiller yüksek venüller aracılığı ile sistemik dolaşımla ilişkilidir. Etrafı bir kapsül ile çevrilidir. Kapsül bezin ibölgesine uzanır ve trabekül adını alır. Lenf bezinin dış bölgesini korteks oluşturur. Bu bölge lenf bezinin B lenfosit bölgeleri olan germinal merkezli lenfoid follikülleri içerir. Korteksde bulunan primer lenfoid folliküller antijenik bir uyarıma kadar IgM ve IgD taşıyan B lenfositler ile CD 4 taşıyan helper lenfosit
kümelerini bünyesinde barındırır. Antijenik uyarım sonrası oluşan sekonder folliküller IgM ve IgD taşıyan B lenfositlerden ibaret bir mantle tabakası ile B lenfosit, makrofaj, retiküler hücreler ve CD 4  helper T lenfositlerden meydana gelen germinal merkezi barındırır. Primer ve sekonder folliküller  arasındaki bölgeler ve lenf bezinin  iç kısmındaki medüller bölgeler T lenfosit alanlarıdır. Lenf bezinde bulunan lenfositlerin %80’ CD 4+ T lenfositler %20’si CD 8+ T lenfositlerdir. Lenf bezleri makrofaj, T lenfosit ve B lenfositlerin antijen ile temas yerleridir.

Hemorajik Diatez Nedir ?


H E M O R A J İ K     D İ Y A T E Z

            Dolaşımda bulunan kanın damar dışına sızmasını önleyen ve damar duvarında herhangi bir zedelenme olduğunda kanamayı durduran mekanizmaya hemostaz denir. Sağlam damarlarda kan kaybı damar duvarının bütünlüğü ve trombositler aracılığı ile önlenmektedir. Damar duvarında bütünlük bozulduğu zaman bu bölgede biriken trombositler endotele destek olur. Trombositopeni varlığında bu destek olmayacakdır. Trombositopeni varlığında endotelde incelme olduğu gösterilmiştir. Herhangi bir sebeb bağlı olarak damar

Wilson Hastalığı Nedir Ve Nasıl TEdavi Edilir ?

Wilson Hastalığı
Tanım:
Wilson hastalığı  safraya bakır salgılanmasında defekt sonucu oluşan bir patolojidir.Bakır karaciğerde birikerek
hepatosit hasarına yol açar ve sirozla sonuçlnır.
Siroz geliştikten sonra ve karaciğerde bakır birikecek hücre kalmayınca beyin (Bazal gangliyonlarda) , kornea ve böbrekler başta olmak üzere
tüm dokularda bakır depolanabilir.ve bu organların fonksiyon bozukluğuna yol açar.Ekstrahepatik bulguları oluşan hastalarda siroz mutlaka vardır.

Klinik:
Kronik hepatit veya kompanse siroz fazında karaciğere ait herhangi bir bulgu görülmeyebilir ve hasta uzun süre asemptomatik kalabilir.Kliniğe genellikle
siroz bulguları ile gelir.Bazen hastaya başka bir nedenle AST ve ALt ölçümü yapılmasıyla da saptanabilir.Yaşlı hastalarda beyin tutuluma bağlı olarak nörolojik
bulgular görülebilir.İlerleyen aşamalarda tremor,korea,yürüme ve postür bozukluğu görülebilir.Korneada Kayser-Fleischer halkası görülmesi önemli bir bulgudur.

Laboratuvar:
*Serum seruloplazmin seviyeleri düşüktür.
*Total vücut bakırı ve idrarda bakır atılımı artmıştır.
*Total serum bakırı seruloplazmin azlığına bağlı olarak azalmıştır, ancak serum serbest bakırı artmıştır.
*Karaciğer biyopsisinde kantitatif bakır miktarı artmıştır(Tanıda Altın standart)

Tanı Ve Tedavi :

Tipik klinik bulguların olduğu bir hastada ;
-Kayser-Fleischer halkası (Korneada)
-Serum seruloplazmin düşüklüğü
-İdrar bakır miktarında artış
 Bu bulgulardan ikisinin olması tanı koydurucudur.
 Tedavide D-penisillamin en çok tercih edilen ilaçtır, idrarla bakır atılımını artırır ve hastalığın ilerlemesinin engelleyici özelliği vardır.Ancak oluşmuş
 sirozu düzeltemez.Bu yüzden tedaviye erken başla çok öenmlidir.ilerlemiş olgularda karaciğer nakli tek tedavi şeklidir.
 Tedavide çinko da kullanılabilir.Çinko barsaktan bakır emilimini azaltır.
Dipnot : Bakır birikimi siroza yol açar ancak HCC yi engeller.Çünkü bakır anti-oksidan bir maddedir.